if (window.location.href.includes("kurumsal-teklif")) {
window.dataLayer = window.dataLayer || [];
window.dataLayer.push({
'event': 'kurumsal_teklif_button_click'
});
}
Elektrikli Araçlar – Satın Alma mı Kiralama mı?
Türkiye’de 2023 yılında 65.000 adet elektrikli araç satıldı. 2024 yılında beklenti 100.000 adet elektrikli araç satılması. Elektrikli araçlar gündemde kalmaya devam ediyor. Peki elektrikli araçları kiralamak mı satın almak mı? Hangisi daha avantajlı? Gelin kısaca inceleyelim.
Araç kiralama fiyatı iki ana bileşenden oluşur. Finansal ve operasyonel hizmetler.
Finansal hizmetler aracın satın alma fiyatı; finansman faizi ve 2.el satış gelirinden oluşur.
Operasyonel hizmetler ise periyodik bakım, yol yardım, MTV, 7/24 çağrı merkezi, trafik sigortası, kasko, IMM, HGS yönetimi, Lastik Değişim, muadil ikame araç; kış Lastiği, Lastik Sökme-Takma-Saklama, vale hizmetleri gibi bileşenlerden oluşur.
1.900.000 TL’lik bir elektrikli araç ve 24 Ay yıllık 30.000km kullanım hakkı üzerinden bir satınalma örnek hesaplama yapalım. Finansman maliyeti aylık %5 olsun. Aracı 2 yıl sonda aldığınız fiyata satacağınızı varsayalım. Bu araç için sadece aylık finansman maliyetiniz aylık 80.000TL. Bu noktada zaten aracın tamamına kredi kullanılamıyor; hadi kullanıldığını varsayalım. 80.000TL rakamına ilave olarak 2 yıllık değişken Trafik Sigortası, Kasko, Imm, 7 adet MTV (ilave ek vergi gelmediğini varsayalım); tüm yukarıda saydığım operasyonel hizmetleri ekleyelim. Bu maliyetlerin toplamı da 25.000TL tutsun, dolayısı ile aracı satınalmanın aylık maliyeti toplam 105.000TL.
Peki aracı satın alma durumunda hangi riskleri alıyoruz;
- Aracın tamamına kredi kullanılamadığı için, nakit sermaye kullanma zorunluluğu, kullanılan nakit sermayenin getirisinden olma.
- 2.El Riski (elektrikli araç ilave 2.el riski, kaza olması durumunda ilave 2.el değer kaybı; 2.el piyasasındaki düşüşlerden etkilenme)
- Genel olarak tüm operasyonel maliyetlerde belirsiz kur ve enflasyon kaynaklı maliyet artış riski.
- MTV vergi değerleme oranı artış riski, ilave vergilendirme riski
Trafik Sigortası ve Kasko maliyetlerinde öngörülemeyen artış
- Tüm operasyonel hizmetleri kendin yönetmek zorunda olma
Gelelim araç kiralama şirketine; araç kiralama şirketi size satın almaya göre nasıl daha uygun şartlar sunabiliyor;
Öncelikle araç kiralama şirketleri ölçek ekonomisi kullanır. 15.000 araçlık bir filosu olan şirket tüm operasyonel maliyetlerde daha yüksek iskontolar alacağı için avantaj elde eder. (30.000 tane lastik almak, özel servis anlaşmaları, özel yedek parça anlaşmaları vs). Bu avantajların bir kısmını müşteriye verir, bir kısmını kendisinde kar marjı olarak tutar.
Araç kiralama şirketleri aslında bir bakıma veri yönetim şirketlerdir. Ellerinde binlerce araçtan elde ettikleri veriler vardır ve bu verileri işlerini daha verimli yapmak için kullanırlar. Bir araç kiralama şirketi hangi segment aracın yılda ortalama kaç kaza yapacağını, hangi yedek parçadan kaç adet ihtiyacı olacağını vs bilir ve buna göre satın almasını önceden yaparak maliyet avantajı elde eder.
Araç kiralama şirketleri araçları bir yatırım aracı olarak değerlendirildiği için aracın %100’ünü daha uygun finansman koşulları ile finanse edebilir.
Araç kiralama şirketleri her sene binlerce araç satışı yaptıkları için 2.el piyasasında ve araç satışında uzmandır. 2.el değerini belirleme riskini alırlar. Bunu standart bir kullanıcıya göre çok daha doğru ve nokta atışı yaparlar; fakat gene de bazı araçlarda kar bazı araçlarda zarar ederler.
2.El değeri direk olarak, enflasyon, piyasa koşulları, sıfır araç fiyatları, vergilendirme, kredi koşulları gibi belirsiz çok sayıda faktörden etkilendiği için karmaşık veri bazlı çalışan karmaşık algoritmalar ile hesaplanan bir değerdir, ve kiralama şirketi bu değeri uzmanlığı olduğu için daha doğru hesaplayıp yönetebilir. Kiralama şirketleri 2.el bedelinde enflasyon nedeni ile risk alarak daha yüksek satış rakamları hesaplayabilir ve bunu aracın finansman maliyetinden düşer.
Örnek olarak yukarıda satın alma maliyetini 105.000 TL olarak hesapladığımız aracı; kiralama şirketi tarafı için de hesaplayalım.
1.900.000 araç için kiralama şirketinin aylık finansman maliyeti 80.000 TL olsun. Kiralama şirketleri günümüz koşullarında 2 sene sonra bu aracı enflasyon ve kur gibi iki bilinmezin etkisi ile 2.300.000TL’ye satacaklarını varsayar. Bu rakama o an satamaz ise yeniden kiralama yaparak süreyi uzatır ve araçtan ilave gelir elde etme imkanı sağlar. Bu noktada elde ettiği 400.000TL ilave gelir ile aylık finansman maliyetini 16.600 Tl aşağı çeker ve aylık finansman maliyeti 80.000 – (400.000/24) = 63.400TL olur. 25.000TL operasyonel maliyetlerde kiralama şirketinin %20 daha avantajlı olduğunu varsayalım. Bu noktada toplam kiralama maliyet, 63.400 + 20.000 = 83.400TL olur.
Satın aldığınızda bir sürü bilinmezlik ve risk üstlenerek aylık 105.000TL’ye mal ettiğiniz aracı; kiraladığınız zaman maliyeti 83.400 TL’ye gelmiş olur.
Otomobil A noktasında B noktasına gitmek ve mobilitenizi sağlamak için kullanılan bir ulaşım aracıdır. Otomotiv sektöründe faaliyet gösterenler, otomobil ticareti yapanlar ve kiralama şirketleri dışındaki birey ve kurumlar için kesinlikle bir yatırım aracı değildir ve olmamalıdır. Eğer otomobile yatıracak sermayeniz varsa bunu işinizde veya farklı getirisi olan finansal yatırımlarda kullanmalısınız.
Operasyonel Kiralama, yukarıda saymış olduğum nedenlerden dolayı ve dönem sonundaki RV yani 2.el hesabını toplam finansman tutarından düştüğü için otomobile erişim için matematiksel olarak en avantajlı çözümdür.
Mehmet Yiğit
Kurucu & CEO, Voltify