if (window.location.href.includes("kurumsal-teklif")) { window.dataLayer = window.dataLayer || []; window.dataLayer.push({ 'event': 'kurumsal_teklif_button_click' }); }
Voltify Elektrikli Bülten Altıncı Sayısı | Voltify

Voltify Elektrikli Bülten Altıncı Sayısı


Voltify’dan Elektrikli Bültenin yeni sayısına hoş geldiniz.

Sektörden, markalardan, analistlerden, kısacası dünyada elektrikli araç pazar ve ekosistemine etki eden gelişmelerden haftalık derlediklerimizi düzenli olarak Voltify Blog’da paylaşacağız.

Bizi sosyal medya kanallarımızdan takibe alarak gelişmelerden haberdar olabileceğinizi hatırlatarak bu haftanın gelişmelerine geçebiliriz.

Kablosuz Şarj Yolları: Dünyanın İlk Örneği Olmayı İddia Etmek Mümkün mü?


Kablosuz şarj yolları, elektrikli araçların seyir halindeyken şarj olmasını sağlayan yenilikçi bir teknoloji. Bu sistem, yol yüzeyine gömülü elektromanyetik bobinler aracılığıyla çalışıyor. Bobinler, bir enerji kaynağına bağlı olarak manyetik bir alan oluşturuyor ve bu alan, aracın altına yerleştirilen alıcılar tarafından elektrik enerjisine dönüştürülerek bataryayı şarj ediyor. Bu teknoloji, kabloya ihtiyaç duymadan dinamik bir şarj imkânı sunarak, şarj sürecini daha entegre ve sorunsuz hale getirmeyi; böylece elektrikli araç kullanıcıları için menzil endişesini azaltmayı hedefliyor.

Bu tür yollar, bir süredir dünyanın çeşitli bölgelerinde denenmeye başlandı ve birçok ülkede pilot projeler hayata geçirildi. Ancak, bu projeler arasında hangisinin "dünyanın ilk kablosuz şarj yolu" unvanını hak ettiği konusunda net bir sonuca varmak zor. Geçtiğimiz haftada dünyada ilk olma iddiasıyla sosyal medyada yayılan Trodheim, Norveç’teki örnek aslında bunlardan bir tanesi. Gelin bir süredir gündem olan bu teknolojinin dünyadaki farklı örneklerine göz atalım.

Detroit, ABD’deki Kablosuz Şarj Yolu


ABD'nin Michigan eyaletine bağlı Detroit şehri, Electreon'un geliştirdiği teknolojiyle ilk kamuya açık kablosuz şarj yolunu hayata geçirdi. Bu yol, elektromanyetik bobinler kullanarak araçlara seyir halindeyken şarj imkânı sunuyor. Proje, Michigan Ulaştırma Departmanı'nın desteğiyle finanse edildi ve bu yolun uzunluğu zamanla bir mile kadar uzatılması planlanıyor. Ancak, yüksek maliyetler ve teknolojinin ölçeklenebilirliği konusunda soru işaretleri bulunuyor.

Kore: Gumi ve Sejong’daki Kablosuz Şarj Yolları


Kablosuz şarj yolları konusunda Kore de önemli adımlar attı. 2009 yılında başlatılan ve 2013 yılında Gumi şehrinde faaliyete geçen projeler, toplu taşıma araçlarına yönelik kablosuz şarj sistemlerini içeriyor. Ancak bu projeler, altyapı sorunları ve yüksek maliyetler nedeniyle zamanla durduruldu. Kore'nin deneyimleri, bu teknolojinin uygulanabilirliği konusunda karmaşık bir tablo sunuyor.

Almanya: Kablosuz Şarj Yol Denemeleri


Almanya, Electreon tarafından geliştirilen kablosuz şarj sistemini 2023 yılında denemeye başladı. Ancak, bu sistemin enerji verimliliği konusunda beklenenin altında kaldığı ve kurulum sürecinde ciddi zorluklarla karşılaşıldığı rapor edildi.

İsveç: Dünyanın İlk Ağır Araçlar için Elektrikli Yolu


İsveç ise kablosuz şarj yolları konusunda kapsamlı araştırmalar yapıyor, ancak henüz nihai bir karar vermiş değil. Bununla birlikte dünyanın ilk ağır araçlar için geliştirilen elektrikli yolu ise İsveç’in Gotland adasında yer alıyor. Visby şehri ve havalimanı arasındaki 4.1 km’lik yolun 1.6 km’lik kısmında yer alan bu yol asfaltın altına yerleştirilen endüktif elektrik altyapısı ve araçlarda bulunan elektrik alıcıları aracılığıyla seyir halinde şarjlanmayı sağlıyor. Bu sistem, tüm elektrikli araç türleriyle uyumlu olmakla birlikte şu an için Visby Havalimanı'na yolcu taşıyan bir servis otobüsünü ve ağır bir kamyonu çalıştırmak için pilot niteliğinde kullanılıyor.

Norveç: Trondheim’daki Kablosuz Şarj Yolu


Norveç ise 2024 yılında Trondheim şehrinde 100 metrelik bir kablosuz şarj yolunu hizmete sundu. Bu proje, Norveç’in sürdürülebilir ulaşım alanındaki liderliğini pekiştiren bir adım olarak görülüyor. Norveç, uzun süredir elektrikli araç kullanımında dünya lideri konumunda ve bu yol, EV şarj altyapısı teknolojisinde önemli bir yenilik olarak değerlendiriliyor. Norveç’in bu projedeki amacı, araçların duraksamadan şarj edilebilmesi ve menzil kaygısının ortadan kalkması.

Sonuç: "Dünyanın İlk Kablosuz Şarj Yolu" İddiası


Farklı ülkelerde hayata geçirilen bu projeler, kablosuz şarj yollarının gelecekteki potansiyelini gösteriyor. Ancak, her bir projenin kapsamı, teknolojik altyapısı ve hedefleri farklılık gösterdiği için "dünyanın ilk kablosuz şarj yolu" unvanını kesin olarak bir projeye vermek mümkün değil. Norveç, ABD ve Kore gibi ülkeler, bu teknolojinin öncüleri olarak kabul edilse de, her biri farklı önceliklerle ve zorluklarla karşılaştı. Dolayısıyla, bu iddiayı ileri sürmek yerine, kablosuz şarj yollarının dünya genelinde yaygınlaşmasını ve bu teknolojinin olgunlaşmasını beklemek daha doğru bir yaklaşım olacaktır.

Kanada’dan Çin Yapımı Elektrikli Araçlara Yüzde 100 Gümrük Vergisi


Kanada’dan Çin yapımı elektrikli araçlara yüzde 100 gümrük vergisi uygulayacağını duyurdu. Bu karar, ABD ve Avrupa Birliği’nin benzer adımlarını izliyor. Aynı zamanda Çin'den ithal edilen çelik ve alüminyum ürünlerine de yüzde 25 gümrük vergisi getirilecek. Kanada ve Batılı müttefikleri, Çin'in elektrikli araç endüstrisine haksız avantaj sağlayan sübvansiyonlar verdiğini iddia ediyor. Bu durum, Çin tarafından "ticaret korumacılığı" olarak nitelendirilerek Dünya Ticaret Örgütü kurallarının ihlali olarak değerlendiriliyor.

Kanada Başbakanı Justin Trudeau, Çin'in küresel pazarda kendisine haksız bir avantaj sağladığını belirterek, Kanada’nın otomotiv sektörünü geleceğin araçlarını inşa eden küresel bir lider haline getirme hedefinde olduğunu vurguladı. Çin'in bu adımlara yanıt olarak Kanada'ya sert eleştirilerde bulunurken, Kanada’nın uygulamaya koyacağı gümrük vergileri 1 Ekim’de elektrikli araçlar için, x15 Ekim’de ise çelik ve alüminyum için yürürlüğe girecek.

Bu kararın, Kanada'nın küresel elektrikli araç tedarik zincirinde kritik bir konuma gelme çabalarının bir parçası olduğu belirtiliyor. Tesla gibi Çin'deki fabrikalarda üretilen araçları Kanada'ya ihraç eden şirketler, bu vergilerin etkilerini hafifletmek için hükümetle görüşmeler yapmayı planlıyor. Ancak, bu girişimlerin başarısız olması durumunda Tesla'nın Kanada'ya olan ihracatını ABD veya Avrupa fabrikalarından yapmayı değerlendirebileceği belirtiliyor. Kanada, aynı zamanda yarı iletkenler ve güneş panelleri gibi diğer stratejik ürünlerde de ek vergiler uygulamayı planlıyor. Çin'in Kanada'nın ikinci büyük ticaret ortağı olmasına rağmen, ABD bu ilişkide çok daha büyük bir paya sahip. Kanada'nın, Çin'den ithal edilen otomobillerdeki büyük artışlar ve kendi sanayisinin korunması gerekliliği nedeniyle bu adımları attığı ifade ediliyor.

Güncellenen Green NCAP Döngüsü Verileri Elektrikli Araçların Etkisini Ortaya Koyuyor


Green NCAP, Avrupa Yeni Araç Değerlendirme Programı (Euro NCAP) tarafından desteklenen ve Avrupa hükümetleriyle iş birliği içinde yürütülen bir çevre dostu araç değerlendirme programı. Bu program, araçların çevresel etkilerini ölçmeyi ve bu konuda farkındalık yaratmayı amaçlıyor.

Green NCAP kapsamında Avrupa’nın sekiz ülkesinde bulunan laboratuvarlarda gerçekleştirilen testler ile araçlar, temiz hava indeksi ile enerji verimliliği indeksi gibi kriterlere göre değerlendiriliyor. Green NCAP ayrıca, araçların tüm yaşam döngüsü boyunca çevresel etkilerini analiz eden Yaşam Döngüsü Değerlendirmesini (LCA) sunarak, tüketicilere daha bilinçli seçimler yapma konusunda yardımcı oluyor. Bu değerlendirmeler, araçların çevresel performansını daha iyi anlamamıza ve sektörde sürdürülebilir çözümler geliştirilmesine katkıda bulunmak amacıyla yapılıyor.

Green NCAP’ın LCA Güncellemeleri


Green NCAP, otomotiv sektöründeki çevresel etkileri değerlendiren Yaşam Döngüsü Değerlendirmesi (LCA) verilerini bu ay güncelledi. Bu güncelleme, Norveç gibi ülkeleri kapsayan genişletilmiş veri tabanı ve LPG ile E85 gibi yakıt türleri hakkında daha fazla bilgi sunuyor. Ayrıca, batarya üretimi, elektrik tedariki ve biyoyakıt karışımları konusunda güncel bilgiler sağlayarak, enerji sektörü ve otomotiv endüstrisindeki gelişmeleri yansıtmayı hedefliyor.

Elektrikli Araçların Çevresel Etkilerindeki Azalma


Yeni LCA sonuçlarına göre, elektrikli ve hibrit araç çeşitlerinin yaşam döngüsü boyunca çevresel etkilerinde belirgin azalma gözlemlendi. Özellikle batarya üretimindeki karbon yoğunluğunun azalması ve Avrupa'nın enerji karmasındaki iyileşen beklentiler bu düşüşün ana nedenleri arasında yer alıyor. Batarya üretiminden kaynaklanan emisyonlar %16 oranında azalırken, elektrik emisyon projeksiyonlarının 2039'a kadar %26 düşeceği öngörülüyor.

Karbon Ayak İzinde Azalma


Güncellenen veriler, ortalama bir elektrikli aracın karbon ayak izinde %15'lik bir azalma olduğunu gösteriyor. Bu, araç başına yaşam döngüsü boyunca 4.8 ton CO2 eşdeğeri tasarruf anlamına geliyor. Ayrıca, biyoyakıtların biyokütle karışımında da olumlu değişiklikler gözlemleniyor; özellikle FAME yakıtındaki palm yağı oranının azalması ve kullanılmış yemeklik yağ oranının artması, bu yakıtın çevresel etkilerini azaltıyor.

LCA Yönteminin Önemi


Green NCAP'ın LCA yöntemi, araç üretiminden kullanımına kadar olan tüm emisyonları tahmin ederek, ulaşım sistemlerinin adil bir şekilde değerlendirilmesini sağlar. Bu metodoloji, araçların daha tarafsız ve sistematik bir şekilde karşılaştırılmasına olanak tanır ve tüketicilere daha gerçekçi sonuçlar sunar. Green NCAP’ın şeffaf ve güvenilir LCA güncellemeleri, sektördeki yeniliklere uyum sağlamayı ve tüketicilere en doğru bilgiyi sunmayı amaçlamaktadır.

Kısa Kısa Markalardan…


Tesla X (Twitter) Türkiye topluluğu resmen kullanıma açıldı. Tesla’dan Berk Tezveren’in tarafından yapılan açıklamaya göre, "Tesla Türkiye Community" adlı bu topluluk, haberler, ürün güncellemeleri ve Tesla yerel ekibiyle iletişim kurabilmek için kullanıcıların tek durağı olacak.

Şirket, bu sayede kullanıcıların geri bildirimlerini daha yakından takip edebilecek ve hizmetini geliştirebilecek. Ayrıca, kullanıcılar arasında daha güçlü bir bağ oluşmasına ve bilgi paylaşımının artmasına katkı sağlayacak.

Çinli elektrikli araç devi BYD, Huawei'nin gelişmiş otonom sürüş sistemini, arazi koşullarına uygun Fangchengbao elektrikli araçlarında kullanmak üzere bir anlaşma imzaladı. Bu iş birliği, BYD'nin Denza, Fangchengbao ve Yangwang gibi premium markalarının satışlarını artırma ve kârlılığı yükseltme stratejisinin bir parçası. Huawei teknolojisinin kullanımı, BYD'nin rakipleriyle akıllı sürüş konfigürasyonunda rekabet edebilmesi için baskıyı artırırken, şirketin dikey entegrasyon stratejisi de maliyet avantajını koruyor. Fangchengbao serisindeki Bao 8 SUV, Huawei'nin Qiankun akıllı sürüş sistemini kullanan ilk BYD modeli olarak bu yıl sonunda piyasaya sürülecek.

Yeni Škoda Elroq'un iç mekânı, Modern Solid tasarım anlayışını yansıtarak pratikliği ve sürdürülebilirliği ön planda tutuyor. İlk eskizlerde, simetrik yapısıyla dikkat çeken ve ortasında 13 inçlik dokunmatik ekran bulunan geniş ve şık bir iç mekân görülüyor. Direksiyonda, klasik yuvarlak logonun yerini, "S" harfinde kanca vurgusu taşıyan yeni Škoda yazısı alıyor. Elroq, Studio, Loft, Lodge ve Suite olarak adlandırılan dört farklı iç tasarım seçeneği sunuyor ve bu seçeneklerin her biri, daha yüksek oranda sürdürülebilir malzemelerle donatılmış. Bu yenilikler, Škoda'nın sürdürülebilirlik konusundaki kararlılığını bir kez daha ortaya koyuyor.